TGS’den ‘’fazla mesai’’ tepkisi

Anayasa Mahkemesi, gazetecilerin fazla mesai ücretinin zamanında ödenmediği her gün için işverenin yüzde 5 fazla ödeme yapmasını öngören kanun maddesini iptal etmesine Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) tepki gösterdi.

TGS’den ‘’fazla mesai’’ tepkisi

Anayasa Mahkemesi, gazetecilerin fazla mesai ücretinin zamanında ödenmediği her gün için işverenin yüzde 5 fazla ödeme yapmasını öngören kanun maddesini iptal etmesine Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) tepki gösterdi.

TGS’den ‘’fazla mesai’’ tepkisi
19 Kasım 2019 - 17:09

Mahkemenin kararı ile gazetecilerin bir hakkının daha yok edildiği belirtilen açıklamada gazetecilerin kamu görevi yaptığı bildirildi. Gazetecilerin meslek güvencelerinin kaybolmasının aynı zamanda zaten varlığı son derece tartışmalı ve sınırlı hale gelmiş olan basın özgürlüğünün de tamamen kaybolmasına yol açacağı belirtilen açıklamada şu görüşlere yer verildi:
‘’Bugün, çoğunluğu asgari ücret seviyesinde ücretle ve güç odaklarının her türlü ağır saldırısı altında çalışan gazetecilerin yaptığı ve karşılığını alamadığı fazla mesai ücretlerinin zamanında ödenmemesine ilişkin düzenlemenin, Anayasaya aykırılık nedeniyle iptal edilmesinin kendisinin Anayasaya aykırı olduğu kanaatindeyiz. 4 Ocak 1961 tarihinde varlığına önem verilip düzenlenen ve gazetecilerin ekonomik haklarını korumaya ve böylece gazeteciyi mâli kaygılardan uzaklaştırıp özgürce çalışmasını sağlamaya yönelik kanun düzenlemesinin 60 yıl sonra gazeteciye fazla bulunmasını anlayamıyoruz.’’
Gazetecilerin görevlerinin toplumsal yaşamdaki büyük öneminin yok sayılmasının sonuçları ağır olacağı vurgulanan açıklama şöyle devam etti:
‘’Gazeteciler zaten işsizlik, düşük ve süresinde ödenmeyen ücretler, patron ve hükümetlerin ağır baskısı altında nefes almaya çalışırken, süresinde verilmeyen alacağının, yine mahkemelerce yapılan yüksek takdiri indirimlerle ödenmesine dahi tahammülsüz olunması, gazetecilerin basın mesleğinden uzaklaşmaları ve halkın haber alma hakkının çok ağır darbe alması anlamına gelecektir. Basın özgürlüğünün temeli, gazetecinin özgürlüğü ve güvenceleridir. 1961 yılında yazılan 212 sayılı kanundaki haklar, bugün birer birer ve maalesef yüksek yargı kararlarıyla budanıyor.’’
Gazetecinin habere ulaşması ve haberi yayınlayabilmesi konusundaki güvencelerin arttırılması gerektiği belirtilen açıklama şöyle devam etti:
‘’Anayasa Mahkemesi en son 2008 yılında aynı konuyu değerlendirmiş ve ‘basın özgürlüğüne vurgu yapılarak’ ‘basın çalışanlarının ödenmeyen ücretleri konusunda korumaya yönelik düzenlemelerin Anayasaya aykırı bir yönü bulunmadığını ve itirazın reddine karar vermiştir. Bu karar 12 ye 4 karşı oy ile oluşturulmuştur. Karşı oy bildiren Anayasa Mahkemesi üyelerinin de değindiği gibi 2008 tarihli AYM kararı henüz güncelliğini korurken verilen bu iptal kararı kanunun düzenleme amacından, basın özgürlüğünden uzaklaşılması anlamına gelmektedir.  Bu AYM kararı gazetecilerin sendikalı olması ve toplu iş sözleşmesi ile korunması ihtiyacını çok açık bir şekilde ortaya koymuştur. Bizi kurtaracak olan birlikten gelen gücümüzdür.
 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum