Aşırı tuz tüketimi böbrek taşına neden oluyor

Havaların soğumasıyla yaz aylarının aksine kişiler su tüketimini azaltıyor. Birçok kişi su içmek için adeta susamayı bekliyor. Oysa yeterli su ve sıvı tüketimi böbrek taşı sorununa yol açan temel etkenlerin başında yer alıyor. Türkiye nüfusunun yüzde 15’i ise böbrek taşı problemiyle mücadele ediyor. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Özveri, böbrek taşı hakkında konuştu.

Aşırı tuz tüketimi böbrek taşına neden oluyor

Havaların soğumasıyla yaz aylarının aksine kişiler su tüketimini azaltıyor. Birçok kişi su içmek için adeta susamayı bekliyor. Oysa yeterli su ve sıvı tüketimi böbrek taşı sorununa yol açan temel etkenlerin başında yer alıyor. Türkiye nüfusunun yüzde 15’i ise böbrek taşı problemiyle mücadele ediyor. Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Özveri, böbrek taşı hakkında konuştu.

Aşırı tuz tüketimi böbrek taşına neden oluyor
28 Kasım 2019 - 12:02

Dr. Özveri, öncelikli olarak böbrek taşının yeterli sıvı tüketiminin gerçekleştirilmemesi durumunda meydana geldiğine dikkat çekerek, kişilere günde en az 2,5 litre su içmeleri uyarısında bulundu. Son yıllarda sağlıksız beslenme, aşırı tuz tüketimi ve yüksek proteinli diyetlerin yapılmasıyla idrardaki mineral yoğunluğunun, böbreğin eritebileceğinden fazla miktarda olmasının da böbrek taşına neden olduğuna değinen Özveri, taşa bağlı bir idrar yolu tıkanıklığının, böbreklerde hızla ilerleyen bir enfeksiyona zemin hazırlayabildiğini belirtti.
Böbrek taşı hastalığından korunma yollarından bahseden Dr. Özveri, tuz tüketiminin de kısıtlanması gerektiğini vurguladı. Dünya Sağlık Örgütü’nün tuz tüketiminin beş gramdan fazla olmaması konusunda uyardığını hatırlatan Özveri, aşırı tuz tüketiminin birçok hastalığa zemin hazırlayabildiği gibi böbrek taşının da kolayca oluşmasına neden olduğunu kaydetti. Özveri, hazır gıdalar da yüksek tuz içerdiğinden dolayı fast-food tarzı beslenmeden ve ambalajlı hazır gıdalardan uzak durulması gerektiği uyarısında bulundu.
Hareketsizlik halinin, sağlığın en büyük düşmanlarından biri olduğu gibi böbrek taşı oluşumunu da tetiklediğini belirten Özveri, kişileri bu nedenden dolayı yürüyüş ve egzersiz yapmaya özen göstermeleri gerektiğinin altını çizdi. Dr. Özveri, “Haftada en az üç gün 45 dakikadan az olmamak üzere tempolu yürüyüş yapmayı alışkanlık haline getirin” dedi.
Özellikle hayvansal proteinlerin ölçülü tüketilmesi gerektiğini, çünkü hayvansal proteinlerden zengin beslenmenin de taş oluşumu açısından risk taşıdığını bildiren Dr. Özveri, konuya ilişkin açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Taş oluşumu sırasında hayvansal proteinlerin taşın çekirdeğini oluşturması ve bu ana çekirdeğin üzerine kalsiyum gibi taşlaşan kristallerin çökmesi taş oluşumunu hızlandırıyor ve kolaylaştırıyor. Bu nedenle kilogram başına 1 gr. olacak şekilde 24 saatte tüketilecek hayvansal proteinin hesaplanarak tüketilmesi (örn: 70 kg. bir insan için 70 gr) böbrek taşı oluşum riskini önemli ölçüde azaltıyor. Salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş etler de sağlığa zararlarının yanı sıra, ciddi miktarda tuz içerdiğinden böbrek taşının oluşmasında da önemli rol oynuyor.”
Dr. Özveri açıklamalarının devamında, ideal kilo oranına dikkat edilmesi gerektiğine önemle vurgu yaptı. Yapılan çalışmaların ideal kilosuna göre kilo fazlalığı olanlarda, obezite tanısı alanlarda böbrek taşı oluşumu sıklığının arttığının gösterildiğini aktaran Özveri, vücutta oluşan fazla yağın, taş oluşumunda etkili hormonal ve mineral mekanizmaların bozulmasına ve taş oluşumuna neden olduğunu açıkladı ve kişileri “Bu nedenle vücut kitle endeksinizi yaşınıza ve cinsiyetinize göre ideal tutmaya özen gösterin” diye uyardı.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum