Doğum sonrası “Anne Estetiği” ile yenilenin

Birçok kadın hamilelik dönemi aldığı kiloları veremiyor. Bunun yanı sıra doğum sonrası vücutta deformelerin olması kadınları mutsuzluğa sürükleyebiliyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mübin Hoşnuter, doğum sonrası vücudundan memnun olmayan anneler için “Anne Estetiği”nden bahsetti.

Doğum sonrası “Anne Estetiği” ile yenilenin

Birçok kadın hamilelik dönemi aldığı kiloları veremiyor. Bunun yanı sıra doğum sonrası vücutta deformelerin olması kadınları mutsuzluğa sürükleyebiliyor. Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mübin Hoşnuter, doğum sonrası vücudundan memnun olmayan anneler için “Anne Estetiği”nden bahsetti.

Doğum sonrası “Anne Estetiği” ile yenilenin
09 Eylül 2022 - 12:20

Anne Estetiği'nin özellikle hamilelik ve emzirme dönemindeki kadınlar için tasarlanmış, günümüzün en popüler kombine estetik cerrahi uygulamalarından birisi olduğunu belirten Prof. Dr. Hoşnuter, uygulama sayesinde annenin doğumdan önceki hatlarına dönüş yaparak vücudunu yenileme şansı bulduğunu dile getirdi ve “Böylelikle Anne Estetiği yaptıran kadınların özgüvenleri yerine geliyor ve yaşam kalitesi yükseliyor" diye konuştu.
 
Kadınların, doğum sonrası dünyanın en güzel duygularından biri olan annelik hissini yaşarken diğer yandan da gebeliğin ardından vücudunda bıraktığı kalıcı izlerle mücadele ettiğini söyleyen Prof. Dr. Hoşnuter, “Annelerin, bebeklerini büyütüp emzirme sonrasında istedikleri vücut şekline geri dönmek için uyguladıkları diyet ve egzersiz denemelerinin çoğu zaman başarısız olması, onları Anne Estetiği'nin sunduğu bir dizi estetik uygulamaya yönlendiriyor.” dedi.
 
Kombine halinde uygulanan vücut şekillendirme işlemleri
 
Prof. Dr. Hoşnuter, Anne Estetiği'nin gebelik sonrası meydana gelen fiziksel değişiklikleri düzeltmek için kombine halinde uygulanan vücut şekillendirme işlemlerinden oluştuğunu açıklayarak şu şekilde devam etti:
 
“Bu işlemlerin popülaritesinin diğer bir nedenin ise Anne Estetiği'nin her kadının ihtiyaçlarına ayrı ayrı olacak şekilde kişiye özel olarak planlandığını söyledi. Memeler ve karın bölgesinin, annelikle birlikte ilk etkilenen bölgelerden birisi olduğuna dikkat çeken Hoşnuter, Anne Estetiği'nde genellikle meme ve karın uygulamaları ilk sıraya alınır. Gebelik ve emzirme döneminde memeler ile karında hacim büyümesi ve gözle görülür sarkma oluşabildiğinden, maalesef doğumdan sonra gebelik öncesi şekline geri dönemeyebilir. İşte bu noktada Anne Estetiği meme küçültme veya dikleştirme, karın germe ve liposuction gibi uygulamaları ilk etapta içerebilir.”
 
Anne Estetiği üç ana işlemden oluşuyor
 
Prof. Dr. Hoşnuter, açıklamaları esnasında uygulama sırasında neler yapılabileceğini sırasıyla anlattı. Gebelikte yaşanan hormonal değişikliklerin memelerin boyutunu, şeklini ve dolgunluğunu büyük değiştirebileceğini belirten Prof. Dr. Hoşnuter, bebeği emzirmenin sonlandırıldıktan sonra, meme dokusunda meydana gelen kayıp ve sarkmalara karşı yapılacak estetik meme cerrahisinin memenin şeklini ve boyutunu eski haline getireceğini dile getirdi.
 
Annelere iki farklı uygulama yapılabildiğine de açıklık getiren Prof. Dr. Hoşnuter ifadelerine şunları ekledi:
 
“İlki, memelerin göğüs kafesinden daha yüksek bir noktaya taşımak için fazla derinin alındığı meme dikleştirme, diğeri ise meme implantları ile memenin şeklini geri kazandırabilen meme büyütme işlemidir. Karın bölgesi ise gebelik sırasında değişimin en belirgin meydana geldiği alandır. Aşırı kilo artışı ile birlikte karnın orta bölgesinde büyük bir stres oluşur ve cilt gerilir. Doğum sonrasında karın cildinde sarkıklık, kaslarda şekil bozukluğu ve çatlaklar olabilir. Bu durumda olmazsa olmaz bir çözümü olan karın germe, o bölgedeki fazla derinin alındığı ve kasların gerildiği cerrahi bir işlemdir. Sırt, kol, basen, boyun, karın gibi vücudun muhtelif bölgelerindeki diyete dirençli yağlar ise liposuction ile alınıyor. Gebelik boyunca kilo alındığında, yağ hücrelerinin boyutu ve hacmi artıyor. Böylece uygulanacak liposuction belirli bir bölgedeki yağ hücrelerinin sayısını azaltır. Uygulama, yeniden aşırı kilo alıp verme durumu söz konusu olmadığı sürece genellikle kalıcıdır.”
 
 
Prof. Dr. Hoşnuter konuşmalarını sonlandırırken Anne Estetiği hakkında önerilerde de bulundu. Bu uygulamaların tek başına ya da birlikte yapılabilmesi için doğumdan sonra en az 6 ay geçmesi ve emzirmenin sonlandırılmış olması gerektiğini söyleyen Hoşnuter, “Anne Estetiği uygulaması sonrası ayakta tedavi yapılır yani hastanede değilde evde iyileşmeyi ifade eder. İyileşmeniz uygulamaların türüne göre bir veya iki ay kadar sürebilir. Anne Estetiği, uzmanlarca uygulanan tekniklerin bir bütünüdür. Bu nedenle deneyimli bir estetik cerrahı seçmelisiniz. Bu sayede sağlınızı ve güvenliğinizi riske atmamış olursunuz.” dedi.
 
 

YORUMLAR

  • 0 Yorum