Diyabete dikkat

Türkiye’de toplumun yüzde 13,7’si diyabet ile mücadele ediyor. Bu oran Türkiye ve dünyada her geçen artırıyor. Uzmanlar, 25 yıl sonra 629 milyon kişinin diyabet hastası olmasını öngörüyor. Doç. Dr. Ethem Turgay Cerit, insülin eksikliğinde ve etkisizliğinde şeker hastalığı olarak ortaya çıkan diyabet hakkında bilgilerini paylaştı.

Diyabete dikkat

Türkiye’de toplumun yüzde 13,7’si diyabet ile mücadele ediyor. Bu oran Türkiye ve dünyada her geçen artırıyor. Uzmanlar, 25 yıl sonra 629 milyon kişinin diyabet hastası olmasını öngörüyor. Doç. Dr. Ethem Turgay Cerit, insülin eksikliğinde ve etkisizliğinde şeker hastalığı olarak ortaya çıkan diyabet hakkında bilgilerini paylaştı.

Diyabete dikkat
11 Kasım 2019 - 11:48

Ağız kuruluğu, gece sık idrara çıkma, çok yemek yeme, açlık hissi, yorgunluk, kontrolsüz diyabetlerde kilo kaybı, geç iyileşen yaralar, bulanık görme ve ayaklarda yanmanın, diyabetin belirtileri arasında yer aldığını söyleyen Cerit, bununla birlikte obezite, sağlıksız beslenme ve hareketsiz yaşamın Tip 2 diyabet için en önemli risk faktörlerini oluşturduğunu ve aile öyküsü, yani genetik geçişin de risk faktörleri arasında bulunduğunun unutulmaması gerektiğini dile getirdi.
Cerit, diyabetin varlığının farklı yöntemlerle tespit edilebileceğini söyledi. Normalde açlık kan şekeri değerinin 70 -100 arasında, tokluk kan şekerinin de en fazla 140 değerinde olması gerektiğini vurgulayan Cerit,  açlık kan şekerinin 126’dan yüksekse ve bu iki kez teyit edilebiliyorsa hastaya Tip 2 diyabet teşhisinin konulabildiğini bildirdi. Bununla birlikte bulguları olan hastada anlık ölçülen şekerin 200’ün üzerinde çıkması durumunda ve 75 gram glukoz şeker yüklemesi yapılarak diyabet tanısının konulabildiğini aktaran Cerit, “Özellikle gizli şekeri saptamak için şeker yükleme testi yapılmaktadır” diye konuştu.
DİYABET HASTALARINDA KANSER GÖRÜLME RİSKİ ARTIYOR
Cerit açıklamasının devamında diyabet hastalarında kalp ve damar hastalıklarının sık görüldüğüne değindi. Diyabetin vücutta yol açtığı hasarların, makrovasküler ve mikrovasküler olmak üzere ikiye ayrıldığını, makrovasküler hasarların, büyük damarlardaki sertleşme durumu ile birlikte kalp krizi, inme ve periferik arter hastalıkları denilen en çok da bacak damarlarında tıkanıklıkla kendini gösterdiğini bildirdi. “Şeker hastası olan biri aynı zamanda potansiyel kalp ve damar hastası olarak da görülmektedir” diyen Cerit, mikrovasküler yani küçük damarlarda meydana gelen hasarların ise göz, böbrek ve sinirleri etkilediğini vurguladı. Cerit, bu durumun görme kaybı, böbrek yetmezliği, ayaklarda his kaybı, ağrılı uyaranlara tepkisizlik, travmalara ve yaralara neden olabileceğini söyledi. Aynı zamanda diyabet hastalarında kanser görülme sıklığında artış yaşandığını da dile getiren Cerit, “Diyabet ile ilgili pankreas başta olmak üzere özellikle meme, rahim ve karaciğer gibi kanser çeşitlerinde artış tespit edilmiştir” dedi.
DİYABET HASTALIĞINDA GENETİK GEÇİŞ ÖNEMLİ
Şeker hastalığında aile öyküsünün yani genetik geçişin büyük önem taşıdığından da bahseden Cerit, annede Tip 2 diyabet olduğu durumlarda çocukta da ilerleyen yaşlarında Tip 2 diyabet görülme riskinin arttığını kaydetti. Cerit, “Hem anne hem babada Tip 2 diyabet olması durumunda ise bu ihtimal daha fazla yükselmektedir” diyerek, normal şartlarda 40 yaşından sonra herkesin açlık kan şekerini ölçtürmesinin tavsiye edildiğini, ancak ailesinde diyabet hikayesi olanlarda bu kontrolün, daha erken yaşlara çekilmesi gerektiği uyarısında bulundu.

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum